|
Bozcaada, Süreyya ve Reklamlar... Tayfun Öneş'in tüm yazıları -4- Tayfun Öneş'in tüm yazıları -3- Tayfun Öneş'in tüm yazıları -2- Tayfun Öneş'in tüm yazıları |
|||
Bir tek Kocaelinden yana umudum az. Sıfır puanla ligin dibinde 5 haftalık Körfez çukuru oluşturması, Ferençvaroşun dillere destan mazisinden daha çok kırıyor ümitlerimi. Kocaeli maçını seyredemedim. Korktuğum gibi oldu. Ferençvaroş mazisindeki günlere döner mi, bilemem ama Kocaelinin aldığı skor bizim Avrupa futbolundaki mazimizi hatırlatıyor. 15 dakika arayla Fenerle, Beşiktaşın maçları da başlıyor. Lokumdan daha lokum, iki takım karşımızda. Adlarını söyle deseler; dilim bile sürçer. Beşiktaş ile Fenerbahçenin işleri, Kocaeli ile Ankaragücü kadar zor değil yani. Haydi çocuklar. (ah! Sopalık çocuklar) Zaten ileriki turlar için içimizde umuttan yelkenler şişirten Kocaeli, Denizli ya da Ankaragücü değil, doğruya doğru; sizlersiniz. İnönüden 2-0, İsveçten 2-1, 3-1 haberlerini, görüntülerini dönüşümlü alıyorum bir bir... Denizli 2-0la çok rahat olmasa da; yani Rıza Çalımbayın yüzü gibi kahkaha attırmasa da, güldürecek bir skoru alıp cebine koymuş bile... Mustafa Özkan son haftalarda ne ise, (tıpkı Arif gibi) bu maçta da o. Fenerbahçe gevşer, bir tane yer mi, dönerayak? Yese ne yazar? Deplasmanda 3-2. Yedi bile! Üçüncü de geliyor mu ne? Direklerden dönüyor. Şu maç bitse de onlar da dönseler artık, huylanmaya başladım. Yine direk, ama bu kez tamamlıyorlar. 3-3. Ya İnönü? Cânım stat, cânım atmosfer yine bir ton kahır yükü. 2-0dan 2-2... 3-0dan 5 dakikada 3-3lük, o, ta babamdan kalma fi tarihli Avrupa maçı kadar saçma bir skor. İki muhteşem gol ve bir dolu kabız pozisyondan sonra hem de... Bu Lucescu, en kolay maçlarda bile işin özünü önce, gol yememeye bağlayan hoca değil miydi? Dobra dobra konuşmak gerekirse, Kaan Dobrayı gördüğümde bile bu skor kadar şaşırmadım işe? Öyle bir rakip ki, seyirci bile inanamamış yenilgiye, gülsek mi ağlasak mı durumları... Ankaragücü de gecenin modasına uymakta. Radudan klas bir gol ve 1-0. Alavesten daha klas bir beraberlik golü, ardından 1-2. Bana sorarsanız, hem Fenerbahçe hem de Beşiktaş turu geçtiler bile. Denizlinin bile, tur işi onlarınkinden daha zor. Ankaragücünün ki mucize. Kocaeli ise mucize ötesi. Yarın, sayfalarca okuyacağız, saçma skorlara yaslanılarak alelacele yazılmış bir dolu makaleyi. Şöyle oynasaymış, yok böyle oynasaymışlarla dolu yazılarda sinir küplerimizin köşelerini yontmaya çalışacağız. Bir ara kafama takıldı; İlhan Mansız, 2-2lik maçı seyrederken ne düşünüyordu acaba? Her kaçan golde, ameliyat sonrası (iki aynı ameliyatın ilki sonrasında) koltuk değnekleriyle taksiden inip gece kulübüne giden hâli geliverdi gözüme... Gözlerini kaçırır gibiydi nedense? Sonra oturdum kaldım koltuğa, özet, özet bir daha özet görüntüler için. Ne için? Hazmedeyim diye... Bir kasa soda tüketsem hazmedilmez ya, neyse... Lorantın basın toplantısını da bekledim. Son haftalarda yazılanlar çizilenlerden etkilenmiş miydim ne? Bu adamın suçu ne? diye, diye gelmiştim bu akşama. Oysa bu akşam, ben de sinir oldum Herrife. Futbolda her skor vardı da, her şey olağandı da, o, her saçma skoru olgun karşılayacak, duygusuz ve tepkisiz kalacak kadar çok gün görmüş bir hoca mıydı? Yoksa, o tiklerde mi gizliydi, her haltı inatla hazmeder gibi gözükme aldatmacası? Bilemem. Bilebildiğim o ki: Yakında, bir dolu Fenerli de tiklenecek, sinirden. 2 günde 6 maçın rakamlarını topluyorum: 2 galibiyet, 2 beraberlik, 2 de mağlubiyet almışız. 11 gol atmışız, 10 gol yemişiz. Yoldan, futboldan hiç anlamayan bir garibanı çevirsem; Bu 6 maçın 3ü deplasman, 3üde iç saha maçıydı desem o tatmin olur da, ben ne yapacağım? Ben fena halde depresyondayım! | ||||
|
|||||||
Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||