Home page
Haber Menüsü


 
Kur yoluyla ıslah
 
Eğer bir kaç sakin gün geçirsek, belki kafamızı toplar ve biraz ekonomiye bakarak karar alırız tasarruf tercihlerimizde. Politikayı artık ciddi bir risk olarak görmüyorum, siz de görmekten vazgeçin.
 
Atilla Yeşilada
 
23 Temmuz—  Geçen hafta döviz piyasasında yaşananlar vatanımız ve milletimiz için adeta bir Vaka-i Hayriye niteliğindedir. Korkarım, bu tip Vaka-i Hayriyeler sıkı sık semalarımızda zuhur edecektir bundan sonra, çünkü biz millet olarak dersimizi biraz geç alırız. Bakınız, ben eSayınek kuru savunan bir adam değilim. Özellikle, gelecek sene enflasyonla mücadele etmeye başladığımızda, başımıza ciddi dertler açacak bir meret bu eSayınek kur sistemi. Ama, yatırımcı ve politikacı için son derece terbiyevi olduğu da şüphe götürmez.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Sabit veya bantlı kur rejiminde sistemin bütün stresini TCMB ve Hazine çekerdi, şimdi ise politikacı çekiyor. Dolar 1 milyon 600 bin liraya gelmeseydi, Sayın Öksüz bize veda edermiydi? Yatırımcı içinde iyi, çünkü yavaş yavaş kur spekülasyonundan vazgeçecek. ESayınek kur sistemine geçtiğimiz günlerden bu yana ilk defa dövize yatırım yapanlar ciddi br darbe yedi geçen hafta.
       
SÜKUNET KABİNE REVİZYONU BEKLENTİSİNDEN
       Sayın Öksüz’ün gitmesi ile kurda dalgalanmanın biteceğine inanmak için biraz saf olmak lazım. Şu andaki geçici sukunet büyük ölçüde ANAP Büyük Kongresinden sonra kabinede köklü bir değişiklik yapılacağı, ve bir takım ekonomik tedbirler alınacağı beklentisi üzerine kurulu.
       Eğer hükümet Sayın Öksüz’ün gitmesi ile elde ettiği ivmeyi koruyamazsa, kontrak golü yeme şansı yüksek. Ama, olsun, zaten eSayınek kurun amacı bu değil mi? Yaptıklarını beğenmezsek, gider biraz daha döviz alırız, yola gelirler. Tabii, bu kırılgan bankacılık sistemi ve astımlı reel sektör daha böyle kaç tur kötek kaldırır, onu başka zaman konuşuruz.
       
POLİTİKA ARTIK RİSK DEĞİL
       Ama, eğer bir kaç sakin gün geçirsek, belki kafamızı toplar, geyikden vazeçer, ve biraz ekonomiye bakarak karar alırız tasarruf tercihlerimizde. Bakın, hiç politikaya değinmiyorum bile. Politikayı artık ciddi bir risk olarak görmüyorum, siz de görmekten vazgeçin. Sayın Bahçeli, Sayın Öksüz’ü dinlenmeye davet ederek MHP’nin iyi niyetini ispatladı. MHP artık daha ne yapsın bu programda kalmaya niyetli olduğunu göstermek için?
       Piyasada birde Yenilikçiler’in sonbaharda Meclis dengelerini değiştireceğine dair bir korku var. Bence, bu mümkün, ama bundan koalisyonun değil, MHP’nin korkması lazım. Yeni söylemleri ve ılımlı yüzleri ile, Yenilikçiler MHP su koyverirse bu koalisyona girmeye aday olabilir. Örneğin, AB’ye üyelik konusunda Yenilikçiler MHP’den daha yakın DSP/ANAP ikilisine.
       Yenilikçilerin ilk amacının seçim olduğu düşüncesi biraz safsata. Çünkü, Sayın Erdoğan’ın seçimlere girip girmeyeceği, hatta parti başkanı olup olmayacağı belli değil. Yenilikçiler, seçime Erdoğan’sız girme riskini bertaraf etmek için biraz top çevirecekler TBMM’nde.
       
OLUMLU SİNYALLER VAR
       Gelelim ekonomiye, oradan gelen olumlu sinyalleri görmemek için kör olmak gerekir, ama hey biz Sayın Demirel’i yedi defa başa getirmiş bir milletiz, daha ne söyleyeyim. Mesela, bakın şu Haziran kapasite kullanım rakamlarına. Kapasite kullanımı yüzde 70’lere çökmüş, derin bir durgunluk işareti. Doğru, ama özel sektörrde kapasite kullanımı artıyor.
       Ayrıca, durgunluğun iyi tarafları da var. Mesela, eskiden bu sene cari denge en fazla 1 milyar dolar fazla verir diyorduk, şimdi 3-5 milyardan bahsediyoruz. Ayrıca, bu durgunluk devam ettikçe, enflasyonda bir patlama ihtimali gittikçe zayıflıyor. Hatta, devaluasyonun enflasyona sıçraması riski bile azalıyor. Çekirdek ve TEFE kurdan olumsuz etkilenir.
       Çünkü, IMF’ye taahhütümüz var, enerji girdilerinin fiyatlarını dolara endeksledik az çok. Bu TEFE’yi artırır, ama TÜFE’yi bastırır, çünkü gelirin artan bir bölümü enerji bütçesine gidecek.
       
İHRACATTA ARTIŞ % 20’Yİ AŞABİLİR
       Temmuz ortasında, ihacatta artış yüzde 14.5’a varmış: Eximbank’a verilecek olan 200 milyon dolar kredinin devreye girmesi, ve Euro’nun değer kazanmaya devam etmesi halinde ihracatta artış yüzde 20’leri geçer.
       İlk altı ayın bütçe verilerine bakıyorsuunz, sene sonu için hedeflenen 11.5 katrilyon faiz dışı fazlanın 7.5 katrilyonunu yakalamışız bile. Ekonomi durgunlukta ama, vergi toplama oranı yükseliyor. Fondaki bankalar satılmaya başlandı. Genelde bankacılık sistemine yabancı sermaye girişi hızla artıyor. Bu arada, döviz bitecek paranoyası içinde olanlara kötü haber: YKB, 450 milyon dolarlık sendikasyonu yeniledi. Akbank’ın da bu günlerde 400 milyon dolarlık bir sendikasyon alması bekleniyor. Bu paraları ne yapacaklar bilemiyorum, hepimiz burnumuza kadar dövize gömüldük.
       Manzara güllük gülistanlık demek için insanın öğle sıcağında çift porsiyon Adana üstüne bir şişe şalgam suyu-Tekirdağ içmiş olması gerekir, ama, dünyanın da sonuna gelmiş durumda değiliz yahu.
       Artık bırakalım “Bu iş bitti, koca memleket elden gitti” edebiyatını. Önümüzde hala iki ay yaz var, işlerin düze çıkma olasılığı yüksek. Zaten, baktık, Ankara beceremiyor, “İhtar ile uslanmayı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayın hakkı kötektir misalı”, bir hesap daha açarız İsviçre bankalarında, yola gelirler.
 
       
    TOP5 Bankaların kara tahtaları siliniyor  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları