Güncelleme: 16:22 TS 12 Şub., 2001
|
|
NTV-MSNBC |
Abdullah Çatlı kimdir
|
|
(1956 Nevşehir-1996 Balıkesir) 3 Kasım 1996da Susurluk yakınlarında geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti.
|
|
1977de Ülkü Ocakları Ankara İl Başkanı, 25 Mayıs 1978te de Ülkücü Gençlik Derneği Genel Başkan Yardımcılığına seçildi. Çok sayıda siyasi cinayet, bombalama, kahve taranması ve hapisten adam kaçırma olayının düzenleyicisi olmakla suçlandı. 11 Temmuz 1978de Ankarada Hacettepe Üniversitesi Öğretim üyelerinden Doç. Dr. Bedrettin Cömertin öldürülmesi olayının faili olarak Ankara 5. Sulh Ceza Mahkemesince hakkında gıyabi tevkif kararı verildi.
23 Ağustos 1978de Sakarya ilinde 06 PD 137 plakalı otonun içinde Ülkücü Nevzat Bor ile birlikte yakalandı ve gözaltına alındı. ÜGD Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlunun Ankaranın her tarafında bomba patlatırız tehdidi yüzünden serbest bırakıldığı da iddia edildi.
Abdullah Çatlının, 9 Ekim 1978de de Ankara ili Bahçelievler semtindeki 7 TİPlinin katledilmesi olayının planlayıcısı ve baş sorumlusu olduğuna ilişkin tutuklama kararı olayın üzerinden 4 yıl, 4 ay geçmesinden sonra 4 Mart 1982de çıkartılabildi.
1979 yılında İstanbula yerleşen ve Hasan Kurtoğlu sahte kimliğini kullanan Çatlı, burada silah ve uyuşturucu kaçakçıları ile yakın ilişkiler kurdu. Emniyet tarafından hazırlanan bir belgede, 16 Mart katliamında kullanılan TNT kalıplarının Çatlı tarafından satın alındığı ettiği ifade edliyor.
Çatlı, İstanbulda kaldığı dönemde Ağcanın hapisten kaçma eylemini Oral Çelik ile birlikte organize etti, Milliyet Gazetesi Başyazarı Abdi İpekçinin öldürülmesinden sonra Abdullah Çatlının, Mehmet Ali Ağca ve arkadaşlarına sahte pasaport temin ettiği, hatta Mehmet Ali Ağca, hapisten kaçtıktan sonra Çatlının evinde kaldı.
Çatlı, Nevşehir Emniyetinden sağladığı pasaport ile 12 Eylülü izleyen aylarda yurt dışına çıktı. Bulgaristan ve Viyanada bir süre kaldı. 13 Mayıs 1981de Ağca tarafından gerçekleştirilen Papa Suikastı tertipçilerinden olduğu ileri sürüldü. 22 Şubat 1982de İsviçrede Mehmet Saral adına düzenlenmiş sahte pasaport ile yakalandı, ancak serbest bırakıldı. 9 Eylül 1982de İtalyan kökenli kontra lideri Stafane Deele Chiaie ile birlikte Amerikada yapılan Dünya Anti Komünistler Birliği toplantısına katıldı iddia edildi. 22 Ekim 1983de Pariste MİT ile ilişkiye geçtiği ve ASALAya karşı 5 eylemde kullanıldığı MİT resmi belgelerine yer aldı. 22 Ekim 1984de Pariste 450 gr. eroin ile yakalandığında üzerinde Hasan Kurtoğlu adına düzenlenmiş bir pasaport vardı. Çatlı, Fransada 4,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 16 Eylül 1985de Papa Suikasti davasında tanık olarak konuştu. Oral Çelikin suikast ile ilgisi olmadığını, Ağcanın Bulgar ajanı olabileceğini iddia etti. Çatlı, kısa bir süre sonra Fransa tarafından uyuşturucu kaçakçılığından 7 yıl ceza aldığı İsviçreye iade edildi. 21 Mart 1990da Zug cezaevinden kaçtı.
1993de Türkiyeye gelen ve taşıdığı Şahin Ekli adına düzenlenmiş sahte pasaport ile gözaltına alınan Çatlı, aynı tarihte serbest bırakıldı. Yeşilköy havaalanında alınan parmak izleri yıllar sonra Ömer Lütfü Topalı öldüren otomatik silahlardan birinin şarjöründe de bulunacaktı. Çatlının 26 Nisan 1996da Ömer Lütfü Topal ile aynı uçakta Kıbrısa gittiği ve aynı otelde kaldıktan sonra 1 Mayıs 1996da geri döndüğü de kayıtlardan ortaya çıktı.
Türkiyede Mehmet Özbay sahte kimliğini kullanan Çatlının İstanbulda 6 şirkete ortak olmuş ve ticaret hayatına da atılmıştı. Tansu Çillerin başbakanlığı döneminde PKKnın finansmanı olarak görülen Kürt kökenli işadamlarına yönelik operasyonlarda yer aldığı; 15 Mart 1995de Azarbeycanda düzenlenen darbenin organizasyonunda yer aldığı; Tarık Ümitin kaçırılıp öldürülmesi olayını düzenlediği; ilişki içinde olduğu Özel Harekatçı Polisler ile birlikte Ömer Lütfü Topal cinayetini gerçekleştirdikleri; Mehmet Ali Yaprakı fidye almak için kaçırdığı; devletin çeşitli resmi belgelerinde ifade edilmektedir.
Çatlı, 3 Kasım 1996da Balıkesirin Susurluk ilçesi yakınlarında geçirdiği trafik kazasında öldü. Üzerinde Mehmet Özbay adına düzenlenmiş sahte kimlikler, yeşil pasaport, ruhsatsız silah ve ceket cebinde bir miktar kokain bulunuyordu. Yapılan otopside kanında kokain maddesine rastlandı. 5 Kasım 1996da Nevşehirde yapılan cenaze törenine, BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, Drej Ali olarak tanınan Ali Yasak ve bazı Ülkücü Gruplar ile yaklaşık olarak 4500 kişilik bir topluluk katıldı. Türk bayrağına sarılı tabutu Necdet Ersan Mezarlığına defnedildi. |
|