| | | Yaptıkları araştırmada, bitkinin, Alman eczacı ve bitki toplayıcısı Paul Sintenis tarafından ilk kez 1888 yılında Halfetiden toplandığını belirledikleri aktaran Akan, çiçeğin, 1977 yılında Speta isimli yabancı bir araştırmacı tarafından bilim dünyasına tanıtıldığını kaydetti.
Yıllık soğanlık bir bitki olan ve genellikle Mart ayı sonlarına doğru çiçeklenen Mezopotamya Sümbülünün, narin görünümünün yanında nadide bir bitki olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Akan, şunları söyledi: Dünyada yalnızca Şanlıurfada yetişen çiçeği, 116 yıl sonra yeniden keşfettik. Adını yetiştiği bölgeden alan ve bölgeye özgü bir bitki türü olan Mezopotamya Sümbülü, bugün yalnızca Halfetide lokal bir yayılış alanına sahip durumda. Anadolu tarihinde önemli bir yeri olan ve Divan Edebiyatı şairlerine bile konu olan bu bitki türünün mutlaka korunması gerekiyor.
Akan, 1888de Halfetiden toplanan bitki örneklerinin, İskoçyanın Edinburg kentindeki Kraliyet Botanik Bahçesinde ve Rusyanın Leningrad kentindeki Bitki Müzesinde sergilenmekte olduğunu da bildirdi.
AŞIRI OTLATMA RİSKİ ALTINDA
HRÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Akan, bu bitkinin, GAP kapsamındaki baraj ve göletlerin yanı başında olması ve aşırı otlatma riski altına bulunduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti. Çok az bir finansmanla ve Türkiyenin önemli araştırma merkezlerinin desteğiyle bitki soğanlarını toplayabiliriz. Yapacağımız bir çalışmayla elde edilecek yeni tohumlarla, bu değerli çiçeği bölgede yaşatabilir, hatta adına festivaller bile düzenleyebiliriz şeklinde konuştu.
Bitki hakkında çok fazla bilgi bulunmamakla birlikte dünyada yalnızca Şanlıurfada, özellikle de Halfetide yetiştiği biliniyor. Yıllık soğanlık bir bitki olan Mezopotamya Sümbülü, özellikle su kaynaklarına yakın alanlarda yetişiyor.
| |