|
Arbatı Arbat yapan özelliklerden birisi de sokağın ortasındaki hediyelik eşya standlarıdır. Bir Moskova hatırası edinmek istiyorsanız buralardan alabilirsiniz, ancak satın alabileceğiniz şeyler hep Sovyet döneminden kalma hediyeliklerdir.
Sovyet bayrakları, posterleri ve rozetleri, Sovyet liderlerinin resimlerinin olduğu matruşkalar, CCCP yazılı tişörtler, Lenin büstleri, orak çekiç rozetli kürk şapkalar ve hatta Sovyet ordusundan kalma ufak tefek teçhizat.
Moskova sokaklarında Sovyetler Birliğine ait izlere sıklıkla rastlamak mümkün. Şehrin değişik yerlerinde orak çekiçler ve kızıl yıldızlar, tarihin yorgunluğunu atan bir edayla süratle değişen Moskovayı ve Moskovalıları izliyorlar
Bunlar tabii ki hep geçmişe ait izler.
Bir de geleceğe yönelik işaretler var ki onlar da Sovyet izlerini taşıyorlar ve Moskovanın dört bir yanındaki Stalin zamanından kalma dev binalar gibi çarpıcı bir somut gerçekliğe de en azından henüz sahip değiller.
SSCBYE DÖNÜŞ MÜ?
Daha önceki yazılarımızda Rusya Federasyonunun Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) üyesi ülkeler arasındaki nüfuzunu özellikle ekonomik gücünü kullanarak artırmaya çalıştığını ve bu doğrultuda Rusyanın öncülüğünde bölge ülkeleri arasında Avrasya Ekonomik Topluluğu, BDT Ortak Ekonomik Alanı gibi işbirliği yapıları oluşturulduğunu ifade etmiştik.
|
|
| Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Kuzey Osetya'da yapılan terör saldırıları sonrasında merkezi yönetimi güçlendiren düzenlemesi ticari iklimi de değiştirecek.
| |
SSCBnin tekrar canlanması, komünizmin geri dönmesi, ya da BDT üyesi bağımsız ülkelerin tekrar tek bir bayrak altında toplanması tabii ki mümkün değil. Ancak söz konusu ülkelerin karşılıklı ekonomik çıkarları doğrultusunda işbirliğini geliştirmeleri ve bir blok oluşturmaları yönünde çalışmalar başlatılmış durumda. Bu bloğun Moskovadan idare edileceğini tahmin etmek de güç değil. Zaten halihazırda bölgedeki tüm çok taraflı oluşumlarda en fazla oya sahip olan ülke Rusya.
Dilerseniz Arbat Sokağından şehrin batısına doğru ilerleyelim, Moskova Nehrinin kenarında yürüyelim ve Beyaz Saray adı verilen parlamento binasını geçtikten hemen sonra ilerideki yüksek binanın önünde duralım. Burası Moskova Dünya Ticaret Merkezi.
21-22 Eylül tarihlerinde Avrasya Ekonomik Topluluğunun (Evrazes) Business World adı verilen kongresi burada yapıldı. İki gün süren kongreye topluluk üyesi ülkelerin (Rusya, Belarus, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan) Başbakanları, diğer üst düzey devlet yetkilileri ve özel sektör temsilcileri katıldılar.
EKONOMİK ENTEGRASYON
Kongrede yapılan konuşmalarda ağırlıklı olarak üzerinde durulan konular, Evrazes üyesi ülkeler arasındaki işbirliğinin artırılması, çok taraflı projeler geliştirilmesi, bütünleşme sürecinin hızlandırılması ve özellikle telekomünikasyon ve ulaştırma altyapısı alanlarında bölgeye daha fazla yabancı yatırımın çekilmesiydi.
Tüm BDT çapında 2006 yılına kadar bir gümrük birliği oluşturulması ve Rus rublesinin gelecekte Evrazes üyesi ülkelerin ortak para birimi haline getirilmesi gibi konular da gündeme getirilirken, BDTdeki diğer bir ekonomik entegrasyon oluşumu olan Ortak Ekonomik Alanının (Rusya Federasyonu, Belarus, Kazakistan ve Ukraynayı içine alıyor), Evrazese rakip olmadığı, tam tersine iki oluşumun işbirliği içerisinde olması ve faaliyetlerini uyumlulaştırması gerektiği ifade edildi.
Avrasyada yeni bir ekonomik güç doğuyor. SSCB sonrasında bağımsızlığını kazanan tüm ülkeler, Sovyet döneminin ekonomik bağlantılarının bir anda kopması nedeniyle bir çöküş yaşadılar. 1991 yılından sonraki 10 yıl içerisinde eski Sovyet Cumhuriyetlerinin hepsinin (Estonya dışında) ekonomileri küçüldü.
Pozitif büyüme rakamları ancak son bir kaç yıl içerisinde gerçekleşmeye başladı. Moskovadaki kongrede gerek Rusların, gerekse diğer ülkelerin üzerine basa basa söyledikleri şuydu: Entegrasyon sayesinde rekabet avantajımızı artıracak ve dünyanın büyük ekonomik güçlerinden birisi olacağız.
Bu gücü yönlendirecek merkez de tabii ki Moskova olacak. Şimdiden küçük ama güzel bir örnek verebiliriz. Her ülkenin bir Yabancı Yatırım Ajansı vardır (Türkiyenin de olacak inşallah). Rusyanın yabancı yatırım ajansının Rusyadaki projelere yabancı sermaye çekmek için faaliyet göstermesinin yanısıra diğer BDT üyesi ülkelerdeki projelerle de ilgilendiğini, onlara da müşteri aradığını biliyor muydunuz?
Gelin şimdi de biraz önce dolaştığımız Arbat Sokağına geri dönelim. Bu sokağın sonunda Smolenskaya meydanı var. Burada devasa bir bina yükseliyor. Sovyet döneminde inşa edilmiş, Batman filmlerinin Gotham Citysini andıran bir yapı. Binanın en tepesinde dev boyutlarda, binaya bir nakış gibi işlenmiş bir arma var. SSCBnin orak çekiçli arması bu. Bu bina, Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı binası.
SİYASİ YAKINLAŞMA DAHA ZOR
BDT ülkeleri arasındaki siyasi ilişkiler ise ekonomik ilişkilere paralel olarak gelişmiyor. Smolenskayadaki dev bina ve üzerindeki arma, Moskovanın eski Sovyet Cumhuriyetleri üzerindeki nüfuzunu artırma isteğini sembolize ediyor olabilir ama siyasi alandaki yakınlaşmanın önünde birçok engel var.
BDT ülkeleri arasında siyasi çıkarlar, ekonomik çıkarlar kadar net ve aynı doğrultuda değil. Rusya dışındaki BDT ülkeleri bir yandan NATO, AB, WTO gibi Batının öncülüğündeki oluşumlara ilgi gösteriyorlar. Bu da onların Moskovanın ekseninden uzaklaşmaları anlamına geliyor. Diğer yandan Rusya ekonomik alanda taviz vererek bu ülkeleri kazanmaya çalışıyor ve küresel teröre karşı birlikte mücadele sloganı altında Orta Asya ve Kafkasları yanında tutmak istiyor. Bu noktada işin içine ABD de girince ortaya son derece karmaşık bir denklem çıkıyor.
|
|