Home page

Haber Menüsü


Yazara e.posta atmak için resmin üzerine tıklayın.
 
Artık sürpriz değil
 
İnanılmaz değil mi? Bir takım 3 maç üst üste, aynı köşeden yapılan 3 orta sonucu, aynı noktalardan yapılan 3 kafa vuruşu ile 3 gol buluyor ve 3 büyük futbol devini devirmeyi başarıyor ve kimse şans vermediği halde Avrupa’nın en üst basamağına tırmanıyor.
 
İstanbul
NTV-MSNBC
 
5 Temmuz 2004—  Aslında finalden önce Portekiz’in favori olmadığı çok açıktı. Hatta mantıklı analizler yapıldığında bütün oklar Yunanistan’ı gösteriyordu. Bütün bunlar yetmezmiş gibi sahaya çıkan kadrolara göz attığımızda Portekiz’in işinin ne kadar zor olduğu görülüyordu.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Scolari ilk maçta bazı dersler almış ve ağır Couto ve zayıf Simao’dan vazgeçmişti, ancak -zaman zaman iyi maçlar çıkarsa da- Pauleta’nın kalabalık Yunan savunması arasında kaybolacağı, topla oynamayı çok seven bu nedenle de kontra toplar atamayan Portekiz orta sahasının ceza alanına adam kaçıramayacağı tahmin edilmesi zor şeyler değildi.
       Final maçı, Yunanlıların önceki maça oranla daha farklı bir taktikle sahaya çıkması gereken bir karşılaşmaydı. Zira Çeklerin aksine Portekiz orta sahası genelde serbest oynayan, sürekli yer değiştiren ve sahayı paylaşmayan bir oyuncular grubuydu. Bu nedenle adam adama yapılacak savunma önceki maçta olduğu kadar etkili olmayacaktı. Bu nedenle Portekiz’i alan daraltarak durdurmak, bir oyuncunun peşinde koşmaktansa karşısına geleni marke etmek daha akıllıcaydı. Üstelik Portekizli oyuncuların hemen hemen tamamı topu ayağında tartmadan, birkaç metre sürmeden, hatta rakibe bir feyk göstermeden ayağından çıkarmıyordu ve bu durum da Yunan savunmasının (ki 7 kişiden oluşuyordu) zamanında müdahale ve dikkat konusunda daha becerikli olmasını sağlayacaktı.
       
SCOLARİ’NİN İNADI...
       Scolari turnuva boyunca dörtlü savunmanın önünde önlibero olarak Costinha’ya görev verdi. Ancak savunma ağırlıklı oynayan takımlara karşı bu sistemi bozmaması genellikle bu 5’linin verimsiz olmasına ve 1 veya 2’sinin boşta kalmasına neden oldu. Nitekim, yenik duruma düştükçe bu düzeni bozmak zorunda kaldığında Portekiz daha verimli ve hücumda daha kolay çoğalan bir takım oldu. Ve Scolari bu hatasından dün de vazgeçmedi ve bu kurguyu bozmak için 70 dakika bekledi.
       Ayrıca Deco, Figo ve Ronaldo, herbiri yetenekli oyuncular olsa da zorda kalmadıkça ceza sahasına girmeyi düşünen oyuncular olmadığından, Pauleta’yı ceza sahasında yalnız bıraktılar. (Kaleyi doğrudan düşünebilen Rui Costa ile başlamak kesinlikle daha mantıklıydı.)
       Burada Pauleta’ya da parantez açmak gerekir. Ceza alanında kendisine gelen hiçbir topta bir Van Nistelroy veya bir Baros gibi doğrudan kaleye dönemiyor ve tek vuruşla gol yapmaya çalışmıyor. Buna karşılık kendi yapabileceklerini çok iyi bilen ve bu nedenle dışarı çıkarak beklenmedik anlarda -deli cesaretiyle- şut çekebilen Nuno Gomez’in tercih edilmesi de daha akıllıca olacaktı.
       
VE PERDE AÇILDI...
       Portekiz karşılaşmanın başında Yunanlıların en saldırılabilir noktası olan sol tarafından Miguel ile boş alanlar buldu, ancak bu anlarda ceza sahasına ikinci bir oyuncuyu sokmayı beceremediğinden sonuç alamadı. Ardından Miguel sakatlandı, Rehagel önlemlerini aldı ve oyunun yönü değişti. Portekiz’in akıllıca oynamadığı, oyuncuların boşa koştuğu, Yunanlıları üstüne çekmeyi düşünmediği çok açıktı. Üstelik Yunanlıların doğru zamanı beklediği ve her an gol atabileceği de yaptıkları etkili ataklardan ve isabetli paslardan belliydi. Sonuçta da her şey -daha önceki maçlarda olduğu gibi- Yunalıların istediği şekilde oldu.
       
HERŞEYİN SONU KALECİLER...
       Ancak şunu unutmamak gerekiyor ki, finalin kaderini kaleciler belirledi. Turnuva boyunca göze batmayan ama hatasız maçlar çıkaran Nikopolidis finalde de tek bir hata dahi yapmadı. Buna karşılık İngiltere maçında yaşattığı cesaret dolu 2 dakika sonrası göklere çıkarılan Ricardo, turnuvadaki en kötü kalecinin dahi yapmayacağı inanılmaz bir hata yaparak Yunanistan’a kupayı getiren gole neden oldu.
       Yine şunu unutmamak gerekiyor ki, futbolun heyecanını ve tarafların kazanma isteğini arttırma amacıyla yıllar önce 3 puan sistemine geçilmiş olduğu halde, eleme sisteminde savunmaya ağırlık veren, maçı penaltılara götürmek isteyen risksiz futbola karşı hala bir çözüm üretilmiş değil. Yunanlıların zaferlerinin arkasında yatan sebeplerden biri de buydu.
       
TEKNİK ADAMIN KATKISI NE KADAR OLUR? BU KADAR OLUR....
       Ancak sebepler ne olursa olsun, Yunanistan konsantrasyonuyla, rakibe karşı hazırlanışıyla, kendine güveniyle, ne yaptığını bilmesiyle ve çok uzun yıllardır oynuyormuşçasına gösterdiği kolektif bütünlükle akıl almaz bir savaş verdi. Bunda en büyük pay ise herkesin bildiği gibi Otto Rehagel’indi.
       Rehagel’in hayatı boyunca seçtiği zor yollara rağmen kariyerinde ulaştığı başarılar bu turnuvada yaptıklarının şans olmadığını ispatlıyor. Unutmayalım ki Rehagel, Werder Bremen ile Bundesliga ve Kupa Galipleri Kupası gibi büyük başarılara imza atarak büyük hocalar arasına girmiş olmasına karşın 2. Lig’deki Kaiserslautern’in başına geçmeye cesaret etmiş ve 2 sene içinde takımına Bundesliga şampiyonluğu yaşatmış bir insan.
       
YA KADER...
       Kirichenko’nun ayağı 2 cm önde olabilir, Ruslar son saniyelerde Yunanistan karşısında skoru 3-1e getirebilir ve Yunanlılar ilk turda elenebilirdi veya Terry bir an için dalmaz ve Portekiz İngiltere karşısında beraberlik golünü bulamayabilirdi. Yarı finallerde o dünyanın en iyi hakemleri Hollanda’nın gollerinde ofsayt ve faul olmadığını, Koller’in ceza sahası içerisinde indirildiğini görebilir ve finali Hollanda ile Çek Cumhuriyeti oynayabilirdi. Bunların hepsi bir turnuvanın içindeki kader anlarıydı.
       Yine de, Yunanistan ve Portekiz kendini en fazla geliştiren 2 takımdı. Bu nedenle yazılı olmayan turnuva kanunları gereği finale çıkmaları da sürpriz değildi.
       Yarın şampiyonanın bir analizini yapacağız.
       
 
 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları
Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın
Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları