|
|
9 Ocak Kitap, aramızdan, 9 Ocak 1990da ayrılan ünlü şairin 13. ölüm yılı dolayısıyla Nursel Duruel tarafından kaleme alındı. |
Aramızdan, 9 Ocak 1990da ayrılan ünlü şair Cemal Süreyanın, hayatı boyunca 40a yakın ev değiştirdiği ve bunun onda bir adres sorununa yol açtığı belirtiliyor. Cemal Süreyanın, kendi ifadesiyle 13 değişik takma ad kullanması da onun için ilginç bir anekdot oluşturuyor. Yapı Kredi Yayınlarınca yeniden düzenlenen Kitap-lık dergisinin bu ayki sayısının eki olarak Nursel Duruelin hazırladığı kitapta, 13ncü ölüm yılı dolayısıyla Cemal Süreya konu ediniliyor. Adan Zye Cemal Süreya adlı kitapta, adresin Cemal Süreya için adeta bir takıntı, bir sorun olduğu anlatılıyor. Buna göre, Sürgünlük, yatılı okullar, mesleği dolayısıyla sürdürdüğü göçebe hayat, değişen eşler, evlilikler ve hayatın pratik yanıyla ilgili acemiliği Cemal Süreyanın sürekli bir düzen kurmasına olanak vermez. Şair, değiştirdiği evlerin sayısını, son şiir kitabı Güz Bitiğinde şöyle belirtiyor: Hiçbir semtte berberin olmadı,/ 1954-1980 yılları arasında,/ 26 yılda 28 ev değiştirdin;/ Leke kuşağı nasıl tanımaz seni. Kitapta bu 26 yıllık hesabın, şairin Mülkiyeden mezun oluşundan emekliye ayrılışına kadarki süreyi kapsadığı belirtilerek, Altı yaşına kadar Erzincanda, daha sonra Bilecikte ailesiyle birlikte oturduğu evler de hesaba katılır ve buna emekliliğinin ilk yıllarında değiştirdiği evler de eklenirse sayı kırka ulaşır hesabı yapılıyor. CEMALETTİN SEBERDEN, CEMAL SÜREYAYA Adan Zye Cemal Süreyada, nüfus cüzdanında Cemalettin Seber yazılı olan şairin, bu adı yapıtlarında kullanmadığı kaydediliyor. Ece Ayhan ile 1987de Şehir dergisinde yaptıkları Kıyı Bucak başlıklı konuşmalarda Beyoğlu 37. İlkokulunun ikinci sınıfındayken, adından, soyadından, okulundan, mahallesinin adından, sokağının adından utandığını söyleyen Cemal Süreya, bunu şöyle açıklıyor: Düşün: adım Cemalettin, soyadım Seber (ki anlamı yok, herkes yanlış anlıyor); Pürtelaş Mahallesinde oturuyoruz, sokağımızın adı da Tavukuçmaz... Okulum da ahşap bir yapı; A, B, C diye şubeleri olmayan çok küçük bir okul, Pürtelaşın anlamını da bilmiyorum. Yıllar sonra anladım gerçeği: O adlar (benim kendi adım dışında) ne güzel adlarmış. Yazar olmaya karar verdiğinde de yazara yakışır bir ad bulmaya girişir ve Cemalettini kısaltarak, yanına Süreyyayı ekler, zamanla Seberden vazgeçer. 1956da yayınlanan Elma şiirinin son dizesinde adının bir harfini attığını duyurur ve bunun nedeni olarak bir iddiayı kaybetmesini gösterir. Yakın çevresine göre ise asıl neden Üvercinka başlıklı şiirinin esin kaynağı olan ve şiirin yayınlanmasından kısa süre önce ayrıldığı sevgilisidir. 13 TAKMA AD Kitapta, Cemal Süreyanın özellikle gençlik yıllarında kullandığı başka takma adlar ise şöyle belirtiliyor: Pazar Postası ve Vatan gazetesindeki yazılarında Osman Mazlum, Ali Fakir, Dr. Suat Hüseyin; Papirüs dergisindeki şiir çevirilerinde Hasan Basri; Kazgandaki şiir ve desenlerinde Cemasef; Mülkiye dergisindeki karikatür ve desenlerinde Charles Suares; Feyzi Halıcının Konyadaki Çağrı gazetesinde Suna Gün; Sivasta çıkan Su dergisinde Ali Hakir, Hüseyin Karayazı, Adil Fırat... Ve diğerleri, Genco Gümrah, Ahmet Gürsu, Birsen Sağanak... CİNS ŞAİR Kitapta, Cemal Süreyanın kendisi için büyük şair değil, cins şair tanımını uygun gördüğü ve şunları söylediği aktarılıyor: Sözgelimi Baudelaire benim için cins şairdir, Victor Hugo ise büyük şairdir. Büyük şair, galiba kitlelerin duygularını veya onların isteklerini yansıtmış, büyük temalara yönelmiş kişidir. Cins şairler ise hayatı, dünyayı daha çok kendi imbiklerinden geçirmişlerdir. Abdülhak Hamit büyük şairdir, Yahya Kemal hem cins hem büyük şair. Nazım Hikmet de öyle, hem cins hem büyük şair. Cemal Süreya, şiirini ise Güneşten yırtılan caz, kavaldan akan gökyüzü diye tanımlıyordu. ÜSTÜ KALSIN Cemal Süreya, 1931 yılında Erzincanda doğdu. 1954te Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye ve İktisat Fakültesini bitirdi. Maliye Bakanlığında çeşitli görevlerde bulundu. 9 Ocakta İstanbulda öldü. Kabri Kulaksız Mezarlığında olan şair, yayınlanmayan son şiirinde üstü kalsın diyordu: Ölüyorum tanrım/ Bu da oldu işte./ Her ölüm erken ölümdür/ Biliyorum tanrım./ Ama ayrıca aldığın şu hayat/ Fena değildir.../ Üstü kalsın. | ||||
38. Rotterdam Film Festivali başladı | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||