| | | | İşler birden normale döndü: “Benim tilkim, senin sakanı kahvaltıda yer”. “Yok ya? Ya benim sakam, birden uçuşa geçip senin tilkinin üstüne abdest bozarsa?” “Hop, hop, kendinize gelin, hepinizi eşşek arısı gibi sokarız vallahi”. “Ulan, şu kırat bir tekme atarsa size…”
Kavganın dışında kalan bir tek FP. Değerli başkanları Kutan “Bizim hayvanlar aleminde işimiz yok” demiş. Doğrudur, çünkü FP’nin yaşadığı dünya hala hayvanların, hatta tek hücreli canlıların oluşmadığı Terciary dönem. Dün gece geç saatlerde Mesut Yılmaz, az daha kurda yem oluyordu, ve haftaya yapılması beklenen oylamalarda çok kötü sürprizlerle karşılaşabiliriz. Ben bu kolaisoyn yıkılmaz, en fazla felç olur görüşü ile ekonomiye döneyim.
NELER OLUYOR ?
Şimdi, bu ekonomide ne oluyor, arkadaşlar? Her kafadan ayrı bir ses çıkıyor. Değerli basınımızın bir kısmı “hızla büyüyoruz, yakında duvara çarpacağız” tezini köklü biçimde satın almış durumda, yazarları da duvara çarptıktan sonra felaket senaryoları ne olur, onun analizine girişti. Niye duvara çarpıyoruz? Görüşler şöyle:
1. Ekonomi hızla büyüyor
2. Bu cari açığı büyütüyor, enflasyonu pompalıyor—-döviz krizi
3. Vergi gelirleri düşüyor—-ek tedbir gerekli
Birincisi sadece varsayım. Bu ekonomi geçen seneye oranla en fazla yüzde 5-6 hızla büyüyor ki, geçen senenin tamamen mevta olduğu düşünülürse, ciddi bir büyüme değil bu.
Ayrıca, ekonomi şu anda hızla büyüse de, ikinci yarıda böyle büyüyeceği konusunda ciddi şüpheler mevcut. Hükümetin az çok yürüyen bir gelirler politikası var, yani ekonomiye kattığı gelirleri sınırlıyor. İkincisi, bütçe faiz dışı fazla veriyor, yani devlet ekonomiden gelir emiyor. Üçüncüsü, para politikası hala sıkı, yani para arzı artmıyor. Hani, biraz ekonomi okumuş biri olarak söylüyorum. Bu şartlarda her hangi bir ekonomin hızı kesilmeye mahkumdur.
BÜYÜYEN SEKTÖRLER
Daha da önemli bir nokta: Bu ekonomi hızlı büyüyorsa nasıl büyüyor? Büyüyen sektörlere bakarsanız, yani tekstil, otomotif ve beyaz eşya gibi, bunlar iç talep kadar ihracat artışıyla büyüyor. Bunlar büyüdü mü, metal zaten büyümeye mahkum. Eğer bu analiz doğruysa, o zaman yukarıda bahsettiğim ikinci nokta doğru değil, yani cari açık büyümüyor. Zaten, TCMB rezervlerinde son haftalarda görülen artış cari açığın kontrol altında olduğu izlenimini veriyor. Yani, büyüme turizm ve ihracatdan geliyorsa, dış açık sorun olmaz, muhtemelen enflasyon da olmaz.
SORUN YOK
Ve…..en önemlisi. Eğer ekonominiz hızla büyüyor, ithalatınız cari açığı karpuz gibi çatlatacak şekilde artıyorsa, o zaman vergi gelirlerinizin düşmesi gibi bir sorununuz olamaz, çünkü vergi gelirlerinin takriben yüzde 60’ı ithalat ve harcamalardan alınan vergiler. Yani, görünen durum bu. Herşey koalisyon devam edecek ya da icraat yapacak beklentisi üstüne gidiyor şu anda. Bu beklenti değişirse, karşımıza yepyeni bir panaroma çıkacak. | |
