Home page

Haber Menüsü


 
Asyalı’nın forması çok kıymetli, çook...
 
Peki bu gelişmeler karşısında Uzak Doğu’lular ne hissediyorlar? “Milyon poundlar eden bir formanın içindeki Japon o formanın hakkını sahada verebiliyor mu?” diye soracak olursanız “evet” demek çok zor.
 
Tayfun Öneş
NTV-MSNBC
 
7 Kasım—  Bir futbol takımını güçlendirmek için en iyi futbolcuları transfer etmeye çalışmak hem doğal hem de anlaşılır şey. Peki ya zaten iyi futbolculardan oluşan bir takıma hiç duyulmamış bir futbolcuyu, hem de çok uzak diyarlardan alıp getirmek neyin nesi? Aylık “Shoot” dergisi Ekim sayısında bu soruyu irdelemiş, biz de derlemeye çalıştık.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Avrupa futbol piyasasında giderek artan hızda yaşanan transfer çılgınlıkları astronomik rakamlara bürünmeye başlayınca kulüp bilançolarındaki kamburlar da doğal olarak sırıtmaya ve yönetimdeki iktidarları tehdit etmeye başladı. Bundan huzursuz olan bazı kulüp yöneticileri medya ve sponsorluk gelirlerinin yanı sıra transfer politikalarında da radikal girişimlerde bulunmaya başladılar. Önce daha ucuz ve birkaç sene vitrinlendikten sonra çok para edecek genç Afrikalılara yöneldiler, şimdi de (birazdan okuyacağınız sebeplerden ve örneklerden dolayı) Asya pazarına göz dikmiş durumdalar.
       Raporlara göre Arsenal bu sezon geçmiş yıllara kıyasla fazladan 50 ila 100 milyon pound arasında bir gelir beklentisi içerisinde. Sebebi de Gamba Osaka takımından transfer ettikleri Japon oyuncu Junichi Inamoto. Aynı şekilde Premier Ligi’n iddiasız takımlarından Bolton Wonderers Uzak Doğu’da yapacağı ticari ürün satışları sayesinde gelirlerini katlamayı ümit ediyor ; çünkü onlar da Akinori Nishizawa’yı ithal etmişler.
       Aslında futbolun sportif ruhuna ihanet ettiklerini İngiliz Kulüp yöneticileri de farkında olmalı ki özellikle Arsenal’li yöneticiler ticari beklentiler konusunda açıklama yapmaktan kaçınarak “biz Inamoto’yu futbol yeteneklerinden dolayı transfer ettik” deyip duruyorlar. Bolton’un Ticari İşler Direktörü Gareth Moores bu konuda daha dürüst davranıyor ve “Akinori’nin futbol takımıza katkısı olacağına elbette inanıyoruz ama ilave olarak getireceği gelirlerin cazibesini inkar etmiyoruz çünkü Japonya gibi önemli bir pazara yatırım yapmış olduk” diyor.
       Akinori ile sözleşme imzalandıktan sonra Japonya’dan gelen, ticari ürün pazarlama tekliflerinin nasıl arttığını, Bolton Wonderers ürünlerinin Japonya’da satılması için mağazalar açmayı planladıklarını, hatta Premier League’deki resmi veya özel her Bolton maçının Japonya’da naklen yayınlanması için Japon Televizyon kanallarıyla anlaşma yaptıklarını belirtiyor. Rupert Murdoch’un SKY Channel’i da bu gelişmeyi hemen farketmiş ve Japonya’ya satacağı maç görüntüleri ile ilgili kontratını 2003-2004 sezonuna kadar uzatmış durumda.
       Arsenal ve Bolton’un SKY gelirleri de şimdiden katlanmış. Ayrıca Japonya’da 100’e yakın medya mensubu her haftasonu Inamoto’nun maç performansı (tabii o hafta takıma girebildiyse!) hakkında detaylı çalışmalar yapıp, bunları grafiklerle falan süsleyerek Japon TV ekranlarına getiriyor.
       
       Ayrıca kulüplerin internet gelirlerinin de Uzak Doğu’lu izleyiciler sayesinde katlanacağı kesin, çünkü daha şimdiden Japon oyuncuya sahip kulüplerin websitelerini ziyaret edenlerin sayısında inkar edilemeyecek bir artış söz konusu. Örneğin, Crystal Palace’ın defans oyuncularından biri de Çinli Fan Zhiyi ve Çince hazırlanmış bir internet sitesi, “chat” odalarından, “ekran koruyucu” resimlere kadar çeşitli sanal ürünleri Uzak Doğulu futbolseverlere peşkeş çekmekte.
       
       Japon bereketi kendisini benzer şekilde İtalya’da da göstermiş. Serie A’nın pek de popüler sayılamayacak takımlarından olan Perugia’nın son 1,5 yıl içinde 500,000 adet forması Japonya’da satılmış. (Tahmini forma cirosu 15 milyon pound) Bunun sebebi de Japonların Perugia’nın futboluna aniden artan hayranlıkları değil elbet. Asıl sebep Japonya’dan İtalya’ya giden Hidetoshi Nakata.
       Perugia’lı yöneticiler satılan formaların sayısını hesaplayana kadar uyanık Roma yöneticileri Nakata’yı İtalya’nın başkentine transfer etmişler bile. Japonlar bu kez Roma formalarına saldırgan bir talep göstermeye başlamışlar. Şimdi Parma buna benzer bir girişim içinde ve Japonya’nın Osaka kentinde forma ve diğer Parma ürünlerini satan mağazalar açmayı planlıyor.
       
       Yeni yeni keşfedilen Uzak Doğu yatırımından Avrupalı kulüpler elbette çok memnunlar. Nasıl olmasınlar ki? Yazımızın başında Arsenal’in Junichi Inamoto’yu transfer etmekle bu pazarda satacağı ürünler sayesinde bir yıl içinde 50-100 milyon pound ek gelir beklediğini söylemiştik. Inamoto’yu alırken ödedikleri para ise sadece 3,5 milyon pound! Bir yılda 1’e 30’luk getiri, global ekonomik krizin şu günlerde kol gezdiği dünyamızda hangi sektör yatırımında mümkün ki?
       Benzer şekilde Perugia’ya sadece forma gelirinden 15 milyon pound kazandıran Hidetoshi Nakata’nın bonservis bedeli ise yalnızca 2 milyon pound olmuş. Bütün bunlar bize, Batılı futbol patronlarının her geçen yıl Afrika’dan Asya’ya daha çok yöneleceklerini düşündürtüyor. Yani bir yanda bir Afrikalı oyuncuyu 2-3 milyon pound’a alıp, 2-3 sene sonra 20-30 milyon pounda satmak varken, öbür yanda aynı paraya alıp daha satmadan milyonlarca para kazanmak söz konusu. Afrikalı’nın futbol aşkı Asyalı’nınkinden çok daha fazla olabilir ama iş vatandaşının giydiği formaya para saymaya gelince Japon’un cebindeki paranın bolluğu bir Afrikalı’yı (Avrupalı yatırımcılar için) cazip olmaktan çıkartıyor elbet.
       
       Peki bu gelişmeler karşısında Uzak Doğu’lular ne hissediyorlar? “Milyon poundlar eden bir formanın içindeki Japon o formanın hakkını sahada verebiliyor mu?” diye soracak olursanız “evet” demek çok zor. Örneğin “Vieira, Giovanni, Ljungberg, Ray, Pires, Edu, Lauren ve Grimandi gibi isimlerden oluşan Arsenal orta sahasında Inamoto formayı kapabiliyor mu?” derseniz, cevabımız “henüz sadece hazırlık maçlarında ve özel maçlarda” olur. Üstelik oyuncularının sadece birer ticari emta olarak görüldüğünü farkeden Uzak Doğu’lu Futbol Otoriteleri de bu konuda oldukça dertliler.
       “Oyuncularımızın Avrupa’ya gitmelerini fikren destekliyoruz ama buradaki kulüpler oyuncularını oralara satarlarken biraz daha seçici davranmalılar. Japonya’da süperstar olmuş bir oyuncu Avrupa’ya sadece yedek kulübesini ısıtmaya gidiyor olursa bundan hem yerel takımlarımız hem de ulusal takımız uzun vadede zarar görür” diyorlar.
       Haksız da sayılmazlar ama yıllardır “paranın gözü kör olsun” diye ümit edenler gibi onlar da, aksine “para”nın gözlerini her konuda dört açmakta olduğunu çaresiz kabul etmek zorundalar.
 
 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Spor Kapak | Futbol | EURO2000 | World2000 | Basketbol | NBA | Formula1 | Motor Sporları
Tenis | Olimpiyat | Diğer | Foto Galeri | Yardım | Araçlar | Arama |Bize Yazın
Reklam | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları