 |
|
|||||
 |   |  |  | ||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||
  |
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| NTV’ye konuk olan Önal, şimdiye kadar yapısal sorunların çözülemediği, belli noktada özelleştirme yapılamadığı için yaşanan ekonomideki verimsizlik sonucu, politivist önlemlerle de birleşince kamu finansmanı açığının devam edip gittiğini ve enflasyonun kaynağını oluşturduğunu anlattı. Dalgalı kur sistemine geçilmekle, temmuz’da geçilmesi öngörülen bant sisteminin ortadan kalktığını ifade eden Önal, ayrıca MB Kanunu’nun önümüzdeki günlerde Parlamento’ya sunulacağını ve MB’ye enflasyon hedeflemesini uygulayabilecek gerekli olanakların sağlanacağını ve MB’nin artık kurlara girmeyerek para politikasını hedeflenen enflasyona uygun yönetmeye başlayacağını bildirdi. Önal, para politikasının tümüyle serbest bırakılmış olmadığını, sıkı para politikası devam edeceğini, programın devam edeceğini, yalnız döviz kurlarının ilan edilmiş değil, piyasada arz-talebe göre oluşacağını ve MB’nın bu para politikasına kenetleneceğini söyledi HEDEFTE DEĞİŞİKLİK YOK Devlet Bakanı Recep Önal, 2002 yılı sonunda enflasyonun tek haneliye getirilmesi hedefinde en küçük bir değişiklik bulunmadığını, sadece aradaki enstrümanlarda ufak-tefek değişiklikler, rötüşlar yapılacağını açıkladı. MB net iç varlıklar (NİV) sınırlamasının devam edeceğine işaret eden Önal, bankalardaki likidite sıkışıklığı nedeniyle ortaya çıkan sıkıntıyı MB’nın çözeceğini, NİV kısıtlamasında bir gevşeme yapıldığını anlattı. Önal, şöyle devam etti: “Limitlerin hepsi konulacak. Bankaların birbirine karşı taahhütleri nedeniyle bir kilitlenme oldu evvelsi gün. Döviz rezervlerine doğru bir hücumun olacağı beklentisi nedeniyle bunu kesmek için bu tedbir alındı. Şu an MB, her isteyen finans kuruluşuna gerekli bedeli ödemek kaydıyla bu fonu sağlamaktadır. Piyasada nakit akımından dolayı en küçük bir sorun bu akşam itibariyle kalmayacaktır. Onun çalışmasına devam ediyor arkadaşlarımız Merkez Bankası’nda. Bir-iki gün içinde piyasanın genel döviz ihtiyacı ve elindeki genel döviz geliri ortaya çıkınca, bu ikisi arasındaki arz-talep olayı dengeye getirecektir. Tl’de değerlenme şu an yüzde 15 civarında. Bizim beklentimiz, bu başlangıçta biraz yüksek olsa da, bu civarlarda bir dengeye oturacağı kanaatindeyiz.” ENFLASYONDA 2001 HEDEFİ GÖZDEN GEÇİRİLECEK Enflasyon hedeflerinin değişip-değişmeyeceğine ilişkin bir soruya karşılık Bakan Önal, onun üzerinde çalıştıklarını, Ocak ayı enflasyonuna bakarak 2001 yılı hedeflerini gözden geçirebileceklerini açıkladı. Ama 2002 yılı sonunda tek haneli rakamlara gelme hedefinde en ufak bir değişme olmayacağını ifade eden Önal, 2001 yılı hedeflerinde hesaplamalar yapıldıktan sonra ufak-tefek revizyonlar olabileceğini kaydetti. BORÇLANMA PROGRAMI Borçlanma programında değişikliğe gidilip-gidilmeyeceği şeklindeki bir başka soruya karşılık Bakan Önal, ihracatta, turizmde ve üretimde artış beklediklerini, buna paralel olarak istihdamda da artış olacağını, döviz gelirlerinde artış, reel faizlerin de aşağı doğru döneceği, ayrıca uluslararası mali piyasalardan da Türkiye’nin daha iyi borçlanabilir hale geleceği kanaatinde olduklarını anlattı. MB ENSTRÜMANLARI MB’nin kuru belirlerken, bunu piyasadaki arz talep olayına bırakınca elindeki faiz enstrümanının güçleneceğini ve faiz enstrümanıyla piyasayı düzenlemeye başlayacağını kaydeden Önal, piyasanın likititesini düzenleyecek NİV uygulamasının süreceğini, belki marjları yeni baştan gözden geçirmek gerekeceğini söyledi. MB’nin, kanunu çıkar çıkmaz enlasyon hedeflemesiyle para politikasını yöneten modern bir işleve geçeceğini, bununla üçüncü aşamada gelinmesi düşünülen aşamanın öne çekilmiş olduğunu anlatan Önal, MB’nin gelişmiş ülkelerde olduğu gibi işler hale geleceğini anlattı. Önal şunları kaydetti: “Mali piyasalardaki sıkıntıyı aşmamız gerekiyor. Orada iki olayı çok hızlı yapmamız gerekiyor. Türk bankacılığı, süratle Türk ekonomisini taşıyabilir hale gelmesi lazım. O yüzden BDDK, özellikle fon kapsamındaki bankalarla ilgili çok hızlı bir prosedürle bunları piyasaya kazandıracak veya bunlarla ilgili işlemi yapacak. Biz üç kamu bankasının özelleştirilmesiyle ilgili kamu bankalarını süratle özerkleştirme çabası içindeyiz. Bugün Ziraat Bankası’nın genel kurulu toplanıyor. Statüsünü genel kurul onaylayacak ve yönetim kurulunu belirleyecek. Emlak Bankası ve Halk Bankası genel kurulları da toplanacak. Daha ilerde, bunların en azından fon yönetimlerini tek çatı altında toplamak istiyoruz. Nasıl BDDK fon yönetimindeki bankalar için tek yönetim kurulu yaptı, bunu mevzuat imkanı yaratıp bu üç kamu bankasının fon yönetimini de tek çatı altında toplayacağız.” KAMU VE FON BANKALARI FAİZLERİ YUKARI ÇEKİYOR Zaten kamu bankaları artı fon bankalarının, borçlanma piyasalarına bakıldığında daha çok talep eder durumda olduklarını ve bunların faizleri yukarı çektiğine işaret eden Önal, şunları kaydetti: “Yani bazı özel bankalar bunlara borç vererek, durup dururken para kazanıyor. Onun için bunları bu piyasadan çekmemiz gerekiyor. Onun için de onların iyi bankacılık yapan ve mali yapılarını sağlam verilere oturtup küçülmelerini sağlamamız gerekiyor. BDDK, fon yönetimindeki bankalar için bunu yapacak. Vakıflar Bankası’nı da tamamen özel hukuk kurallarına göre çalışıp, gerçekçi işlemler yapan kurumlar haline getirdiğimizde, bu piyasalara yüksek faiz baskısı yaratan unsurları ortadan kaldıracağız. Asıl üzerinde durduğumuz, fon bankaları ve kamu bankalarının rehabilitasyonu.” | ||||
| |
|||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
TÜSİAD, ekonomiden anlayan Başbakan Yardımcısı istedi
